İGA İstanbul Havalimanı’ndaki kültür sanat etkinliklerini tek çatı altında toplayan İGART, Ressam ve Akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın önderliğinde mimarinin ve sanatın her alanından değerli üyelerin katılımıyla çalışmalarını sürdürüyor. İGART bünyesinde, ülkemizde sanata daha fazla yer açılması ve özellikle genç sanatçılara destek verilmesi amacıyla başlatılan “İGART Sanat Projeleri Yarışmaları” serisinin ilki Eylül ayında duyurulmuştu. 35 yaş altı Türk ve yabancı genç sanatçı ve gruplara yönelik olarak başlatılan yarışmaya 221 proje ile katılım sağlandı. Yarışmanın, mekan tanımı dışında herhangi bir konu ve teknik sınırlaması bulunmuyordu.
İGART Yürütme Kurulu Başkanı Hüsamettin Koçan, İGART Yürütme Kurulu üyelerinden Deniz Odabaş, Prof. Dr. Gülveli Kaya, Prof. Dr. Marcus Graf, Mehmet Ali Güveli, Murat Tabanlıoğlu, Nazlı Pektaş’ın yanı sıra heykeltıraş Seyhun Topuz ve heykeltıraş Seçkin Pirim’in yer aldığı jürinin değerlendirmesinin ardından öncelikle finalistler açıklandı. Betül Kotil, Zafer Ali Akşit ve Celaset rumuzlu sanatçıların eserleri finale kalırken; yarışmanın kazananı Kotil’in eseri “SAYA’nın Sesi” oldu.
SAMSUNLU: HAFIZALARA MIHLAYACAĞIMIZ BİR MEKANIN PEŞİNDEYİZ
İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Kadri Samsunlu, yarışmanın kazananının açıklandığı ve ödülünün verildiği törende yaptığı konuşmada, “Bugün burada olmaktan dolayı çok mutluyum. Klasik bir havalimanı konusunun dışında havalimanımıza çok çok değerli katkı veren bir projenin ilk ve en önemli bacağının kapanışını yapacağız. Biz burada havalimanında her gün farklı farklı kültürlerden 200 milletten insanı ağırlıyoruz ve onlar burada geçiş yaptıkları her noktada ceplerine bir tane unutulmaz hediye vermek istiyoruz. Bu hediye bu havalimanında yaşadıklarını hatırlayacakları olumlu bir deneyim olarak tanımlayabilirim. İGART da bu kapsamda bu havalimanına orta-uzun vadede çok önemli katıklar verecek ve bu havalimanımızı kullanan farklı farklı kültürlerden 200 milletten insana bu havalimanını var edecek eserlerin bulunduğu mekana dönüşmesinde bizi götürecek programımız. Hafızalara mıhlayacağmız bir mekanın peşindeyiz. Bu konuda bizim gibi yöneticilerin yapabileceklerinin belli bir sınırı var. Bunun ötesinde de kendimizi Türkiye’nin en değerli kaynaklarına emanet etmek zorundayız. İGART’da da bunu yaptık.” dedi.
Samsunlu, İstanbul Havalimanı’nın 7/24 yaşayan canlı bir mekan olduğunu belirterek, “Biz buradaki adımızı dünyanın en zengin tarihi ve kültürü olan şehirden alıyoruz. Belki de dünyanın en önemli markalardan birinin ismini havalimanımıza taşıyoruz. Kültür ve sanatı bu havalimanının DNA’sının içine koymak için yola çıktık ve birçok çalışmayı İGART çatısı altında birleştirdik. Bugün de çok değerli bir yönetim kurulunun öncülüğünde ilk 17 basamağının ilkinin kapanışını yapacağız. Sayın hocam Hüsamettin Koçan Bey’e ve onun önderliğindeki İGART yürütme kuruluna İstanbul Havalimanının sanatla buluşması noktasında verdikleri emeklerden dolayı ve önümüzdeki dönemde yaptıkları çok detaylı planlamadan dolayı çok güveniyoruz. Bu değerli çalışma hayata geçtiği zaman da İstanbul Havalimanı size garanti ediyorum dünyada çok çok farklı olarak görünen, insanların buraya geldikleri zaman birbirlerine buradaki deneyimlerini fotoğrafla, video ile yazıyla paylaşacakları bir mekana döndüreceğiz.” şeklinde konuştu.
METRO VİYADÜĞÜNDE SERGİLENECEK
Kadri Samsunlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“İGART kapsamında 17 basamaklı bir yol haritamız var. Bunlardan birincisi bugün ‘Plaza’ dediğimiz mekanda metro istasyonu ile bağlantı hattı üzerindeki viyadük. Bu viyadükle ilgili açtığımız projeyi bütün dünyaya açtık ve bu projeye birçok başvuru yapıldı. Bu viyadük 5 bin 700 metre kare, bir futbol stadının neredeyse 15’te biri. Bu kadar büyük bir alanı biz şimdi unutulmaz bir sanat noktasına çevireceğiz. O zaman da bu havalimanın içinden geçen, buraya ulaşmaya çalışan bütün yolculara ve karşılayıcılara neyi bir araya getirdiğimizi görme şansı vereceğiz. Bunu gördükleri zaman da ben çok heyecanlanıyorum, eminim hiç yaşamadıkları boyutta bir tecrübeyi yaşayacaklar. Bu sıradışı tecrübeler İstanbul Havalimanını her zaman farklılaştıracak ve sanat da bizim ana işimiz olan havalimanı yönetimi haricinde çok ciddi olarak diğer havalimanlarında fark atacağımız, onlardan çok daha öne çıkartacağımız, hem ülkemizi hem havalimanımızı hem de şehrimizi bir araç olacak. “
‘İSTANBUL HAVALİMANI’NIN UNUTULMAZ ESERLERİNDEN OLACAK’
İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Kadri Samsunlu, ”Bu projede 221 proje yarıştı. 5 bin 700 metre karelik bir viyadük. 221 tane fikir gelmesi gerçekten Türkiye’de ve dünyada ne kadar fazla sanatçıya ulaştığımızı gösteriyor. Bu yarışmaya katkı veren, katılan bütün sanatçı arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Bundan sonraki 16 basamakta başvuruların artarak devam etmesini diliyoruz. Kazanan eser sanatçısıyla beraber uzun yıllar İstanbul Havalimanının en unutulmaz sanat eserlerinden biri olacak. Ondan dolayı çok mutluyuz. Eserin bir an evvel ait olduğu viyadüğe yerleştirilmesi konusunda sanatçımıza her türlü desteği vereceğiz. “ diye konuştu.
‘KAMUSAL ALANDA KIRSALIN SESİNİ İŞİTTİRECEK’
‘Saya’nın Sesi’ projesi ile yarışmayı kazanan Betül Kotil de, “Yarışmanın ilk lansmanını duyduğumda ve juri üyelerini öğrendiğimde projemle ilgili içimde bir umut doğmuştu. Dana sonra finale kaldığımı öğrendiğimde projenin adaletli bir seçim olduğuna çok çok inandım. Çünkü kimsenin tanımadığı ve İstanbul’a uzak bir isimdim. Projem finale kaldığında zaten benim için olmuştu. Projem, kamusal alanda kırsalın sesini işittirecek bize. Sesli bir proje, görünmez bir coğrafyaya referans edecek. Tamamen bizlerin anı ve belleklerinden oluşmuş bir iş ve mekanını bulduğunu düşünüyorum. Kamusal alanda belki rahatlatır, bir çeşit meditatif alan yaratmaya çalıştım.“ şeklinde konuştu.
Kotil’in ödülü İGA İstanbul Havalimanı’nda düzenlenen törenle takdim edildi. Havalimanının en dikkat çekici alanlarından, metro çıkış alanındaki viyadüğün alt yüzeyi için tasarlanan eserin, yaz aylarında uygulanmasının tamamlanacağı belirtildi.
Haberin Videosu