Stratejik üretimde yerlilik oranını olabildiğince arttırmaya çalıştıklarını söyleyen Savunma Sanayii Başkanı Demir, “Ambargolar yumuşasa da devam edecektir. Ama bu, umurumuzda değil. Artık bize satmak için yalvarsalar da almayız. Tek odağımız yerli üretim. Bu konuda çok kararlıyız” diye konuştu. Bu yıl donanmanın gücüne güç katacağını ifade eden Demir, savunmada büyük projeler için dost ve müttefik ülkelere ortaklık çağrısını tekrarladı.
YENİ HEDEF 6 MİLYAR DOLAR
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Türkiye’nin savunmadaki üretimde geldiği nokta ve son gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu. Hurriyet.com.tr’de Emre ESER’in haberine göre, önceki gün Teknopark İstanbul’da bir grup gazeteci ile bir araya gelen İsmail Demir, 2 binden fazla firma ile savunma sanayisinin ülke ekonomisine en fazla katkı veren sektörlerden biri olduğunu ifade etti. Yaklaşık 750 proje ile sektörün 10 milyar doları aşkın bir cirosu bulunduğunu anlatan Demir, 2022’nin 4.4 milyar dolarlık ihracat ile kapatıldığını hatırattı. Demir, yeni hedef için 6 milyar doların üzerini işaret etti.
2022 gerçekleşmelerini ve 2023 hedeflerini anlatan Demir’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
ARTIK İLGİLENMİYORUZ
Ambargolar devam edecektir. Bazı konularda yumuşamalar var ama biz artık bununla ilgilenmiyoruz, umurumuzda değil. Kritik ve stratejik ürünlerin hiçbirinde dışa bağımlı olmayı kabul etmiyoruz. Bize dönüp bunları vermek için yalvarsalar bile istemiyoruz. Biz bu konularda dersimizi aldık. Yerli üretimde durmadan yola devam edeceğiz. Oldukça kararlı ve netiz. Hatta yerli üretimimiz konusunda önümüzün tıkanacağı olası noktaları da önceden tespit edip gerekli adımları atmaya çalışıyoruz.
TAHKİM SEÇENEĞİ MASADA
F-35 konusunda görüşmeler devam ediyor. Buradaki paranın geri ödenmesi noktasında tahkime gitmek dahil çok sayıda seçenek var masada. Süreci izliyoruz. Gerekli adımları atacağız. F-16 konusunda ise SSB olarak CAATSA yaptırımlarından dolayı biz masada yokuz ancak ilgili birimlerimiz süreci işletiyor. Şu an elimizdeki F-16’ların özgünleştirilmesi ve modernizasyonuna yoğunlaştık. Burada duraksamamız ve tereddütümüz yok. Tam gaz yola devam edeceğiz.
DONANMANIN YILI OLACAK
Salvo, Ulaq, Sancar, Mir, Albatros, Marlin gibi projelerin yanında sürü insansız deniz araçlarının donanmaya kazandırılması için çalışmalara hız verdik. En büyük askeri gemimiz olan Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi Anadolu’yu kullanıma sunuyoruz. Denizde İkmal Muhabere Destek Gemisi olan Derya ve yeni tip denizaltılarımızın ilki olan Piri Reis’i hizmete alacağız. Çalıştığımız yeni projelerle birlikte bu yıl, donanmanın gücüne güç kattığı bir yıl olacak.
ORTAK ÇALIŞMA DAVETİ
Sektör olarak yüksek katma değerli üretime sahibiz. Şu anda sektörde finansman sorunu yok. Üretim arttıkça, ihracat arttıkça büyük projeler de daha rahat finansman bulacak. Zaten öyle de oluyor. Ürettiklerimizi kendi kolluk kuvvetlerimize sunduğumuz gibi dost ve müttefik ülkelere de sunuyoruz. Hatta onlara bir ortaklık çağırımız var. Özellikle büyük projeleri dost ve müttefik ülkelerle birlikte yapmak istiyoruz.
HAVADA REKORLAR DUYACAĞIZ
2022 havacılık alanında gücümüzü perçinlediğimiz bir yıl oldu. Bu yıl da Milli Muharip Uçağımızı hangardan çıkarıp dünyaya göstereceğiz. Hürjet ve TB3 SİHA ilk uçuşunu yapacak. Muharip İnsansız Savaş Uçağımız Bayraktar Kızılelma da ilk uçuşunu beklenenden erken yapmıştı. Şimdi manevra testleri ve mühimmat entegrasyonları gerçekleşecek. Bu anlamda bu yıl çok fazla rekor duyacağız. Ayrıca KILIÇSAT Küp Uydu ve İMECE Yer Gözlem Uydusu da uzaya fırlatılacak. Bunların yanında füze sistemlerimizde de Siper, Bozdoğan, Gökdoğan, Gökdeniz, Karaok, Şimşek ve Akya’da ilk teslimatlar ve seri üretim başlayacak.
‘SAVUNMANIN İSTANBUL’DAKİ MUTFAĞIYIZ’
Yürütülen mühendislik çalışmalarıyla savunma sanayisinin İstanbul’daki mutfağı olduklarını belirten Teknopark İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu ise, 402 firma ve 8 bin 961 Ar-Ge mühendisiyle bu alandaki çalışmaların devam ettiğini belirtti. Topçu, “MİLGEM gibi önemli projelerin tüm mühendislik ve tasarımı burada gerçekleşiyor. Teknolojinin en derin alanında mühendislerimiz geliştirmeler yapıyor. Yaş ortalamamızın 32.6 olduğunu düşündüğümüzde Türkiye’nin geleceği için ne kadar önemli bir gelişme kaydedildiği ortaya çıkıyor. Savunma sanayisinde biten projeler buzdağının görünen yüzü, bu dağın görünmeyen yüzü ise burası” ifadelerini kullandı.