Boeing Capital Corporation Başkanı Tim Myers, “Finansörler ve yatırımcılar, sektörün esnekliğini ve uçakların değerli varlık sınıfında yer almasını sağlayan uzun vadeli temel prensipleri biliyor. COVID-19’un küresel havacılık sektörü üzerinde yarattığı benzeri görülmemiş etkiye rağmen, piyasada müşterilerimiz için herhangi bir likidite sorunuyla karşılaşmadık ve bu durumun yolculuklar başladıkça daha da iyiye gideceğini bekliyoruz.” açıklamasında bulundu.
2019 yılından bu yana yayınlanan Uçak Finansmanı Mevcut Piyasa Görünümü Raporu (CAFMO), Boeing’in kısa vadeli piyasa dinamiklerine ilişkin görüşlerini yansıtmakta ve yeni ticari uçak teslimatlarına yönelik finansman kaynaklarını değerlendirmektedir. 2021 yılı CAFMO raporunda pandeminin devam eden etkileri nedeniyle geleneksel 1-5 yıllık sektör finansmanı tahminleri yer almamaktadır. Myers, “Sektörün temelleri, pandeminin bölgesel trendlerine bağlı olarak, farklı piyasalarda değişen düzeylerde güç göstermeye devam ediyor. Sektöre sermaye aktarımının yerleşik oyuncular ve sektör toparlanırken fırsatları değerlendirmek isteyen yeni oyuncular ile devam edeceğini düşünüyoruz.” dedi.
2021 yılı CAFMO raporunda, uçak finansmanı ortamının 2020 yılını teslimatları finanse edecek düzeyde likidite ile kapattığı, ancak banka borçları ve hisse senedi piyasaları ile ilgili stres yaşadığı özel olarak vurgulanıyor.
Öne çıkan hususların aşağıdaki gibi sıralandığı 2021 yılı CAFMO raporuna, tanıtım videosuna ve bölgesel finansman verilerine www.boeing.com/CAFMO adresi üzerinden erişim sağlanabiliyor.
Ticari uçak teslimatı fon hacmi, 2019 yılına göre yüzde 40 azalarak, sektör düzeyinde 59 milyon dolar olarak gerçekleşti. Boeing’in uçak teslimatlarındaki ana finansman kaynakları nakit, banka borcu ve sermaye piyasası olurken, bu teslimatlarının tamamı üçüncü partiler tarafından finanse edildi. Uçak kiralayan şirketler, ciddi miktarda satış ve geri kiralama işlemi gerçekleştirdi ve sektörün tamamında kiralanmış filoların oranı yüzde 46’ya yükseldi.
Sermaye piyasalarındaki havacılık hacmi 2019 yılına göre yüzde 70 oranında arttı
Ticari bankalar, pandeminin erken dönemlerinde havacılık sektörünün likidite ihtiyacını karşıladı, ancak uzun vadeli banka borçlanması, finansman oluşturmada en az kullanılan yollardan biri oldu. Bazı finansörler yatırımlarına ara verirken ve sektörün kredi marjı genişlerken, kurumsal yatırımcılar ve fonlar havacılıktaki riskleri almaya devam etti.
İhracat kredisi kuruluşları, pandemi boyunca küçük ama önemli fonlama kaynakları olmaya devam etti. Zenginleştirilmiş kredi finansmanı, Boeing teslimatlarının toplamda yüzde 4’ünü finanse ederek tamamlayıcı bir fon kaynağı olarak işlevini artırdı.
YOLCU TRAFİĞİ YÜZDE 4 BÜYÜYECEK
Ayrı bir yıllık rapor olup ticari uçak ve hizmet piyasasına yönelik 20 yıllık tahminlerde bulunan Boeing 2020 yılı Ticari Piyasa Görünüm raporunda, yolcu trafiğinin yıllık ortalama yüzde 4 oranında büyüyeceğini öngörülüyor. Raporda, ayrıca, şu anda 25.900 uçağın bulunduğu küresel ticari filonun 2039 yılına kadar 48.400 uçağa ulaşacağı tahmin ediliyor.
Boeing ‘İleriye Dönük Beyanlara İlişkin Uyarı’ şeklinde şu açıklamayı yaptı:
“Bu basın bültenindeki beyanlar, 1995 tarihli Özel Menkul Kıymetler Davaları Reformu'nun kapsamı dahilinde "ileriye dönük" olabilir. "Yapılabilir", "yapılmalı", "bekliyor", "amaçlıyor", "tasarlıyor", "planlıyor", "inanıyor", "tahmin ediyor", "hedefliyor", "öngörüyor" şeklinde ve benzeri ifadeler genel olarak ileri dönük beyanları işaret eder. Gelecek planlarımıza, iş beklentilerimize, mali durumumuza ve faaliyet sonuçlarımıza ilişkin ifadelerin yanı sıra herhangi bir tarihi veyahut güncel olguyla doğrudan ilişkisi olmayan ifadeler, ileriye dönük beyan örnekleri arasındadır. İleriye dönük beyanlar, oluşturulduğu sırada kabul edilebilir olduğuna inandığımız ancak doğruluğu kanıtlanmamış beklentiler ve varsayımlara dayanmaktadır. Bu beyanlar garanti değildir ve tahmin edilmesi zor olan durumlarda risklere, belirsizliklere ve değişikliklere tabidir.
Aralarında COVID-19 pandemisi ve ilgili endüstriyel etkiler, 737 MAX’ın sivil havacılık otoritelerince onaylanmasını çevreleyen zamanlama ve koşullar, planlananın altında seyreden üretim ve/veya teslimat hızları, müşteri ve tedarikçilere yapılan mütalaalar, ABD ve küresel düzeydeki ekonomik koşullar, bize yada müşterilerimizi etkileyebilecek genel piyasa ve sektör koşulları, müşterimize ve tedarikçilerimize duyduğumuz güven ve uçak üretim sisteminin sağlamlığının bulunduğu birçok faktörün yanı sıra zaman zaman ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu ile yaptığımız başvurularda açıklanmış diğer önemli faktörler, gerçek sonuçların ileriye dönük ifadelerden fiziki ve olumsuz olarak farklılık göstermesine neden olabilir. Herhangi bir ileriye dönük beyan sadece yapıldığı tarih itibariyle geçerlidir; yeni bilgiler ve gelecekteki olayların sonuçları dahil olmak üzere, yasanın gerektirdiği durumlar haricinde, ileriye dönük beyanları güncelleme veya gözden geçirme yükümlülüğü üstlenmiyoruz.”